30 Nisan 2020 Perşembe
28 Ekim 2016 Cuma
16 Ekim 2016 Pazar
CENGİZ ÜSTÜN VE 28 YIL..
CENGİZ ÜSTÜN VE 28 YIL...
Karikatürist Cengiz Üstünle bu güzel fotoğrafı. Şaşkın Bakkalda bulunan. Paralel Evren isimli çizgi roman dükkânında. Üzeyir isimli çizgi karakterinin albümünün imza gününde çekildik.Birbirimizi görmeyeli tam 28 yıl olmuş. O zaman 28 yıl öncesine götüreyim sizi biraz.
Çarşaf karikatür okulu altında. Amatör çizerlerin cumartesi iki üç saatliğine bir araya geldiği bir yer var cağaloğlunda. Hürriyet gazetesinin binalarından biri burası.Yıl 1986 başları.
Bende bir cumartesi bu etkinliğe katılmak için cağaloglunun yolunu tuttum. Çarşaf mizah dergisinin yerini buldum. Girişte kimliğimi verip. Binanın iki üst katına çıktım. Orada çay servisi yapan birine çalışma yapılan ofisi sordum. Bana tarif ettiği ofisin önüne geldiğimde. Camdan içeri baktım. İçerde benim yaşlarda bir çok arkadaş. Masalarda oturmuş. Çizim yapıyorlar.
İçeriye girmeye çekindim. Döndüm geriye. Koridorda çay servisi yapan kişi beni gördü." Bulamadınmı ofisi" diye sordu. Bir şeyler geveledim ağzımın içinden. Adam durumu anlamıştı. Beni kolumdan tuttuğu gibi Raşit hocamın yanına götürüp." Raşit abi bu genç sizi arıyordu. " Diyerek Raşit hocama teslim etti beni.
O zaman bu çalışmalara Semih Balcı oğlu giriyordu. Raşit hocamda onun yardımcısı idi. Kısa bir zaman sonra Semih Balcıoğlu Tercümana geçti. Karikatür okulunun başında artık Raşit Yakalı hocam vardı. Cumartesileri işim olmadığı sürece bu amatör çalışmalarına gittim. Bir çok arkadaşımda oldu.
Aradan ne kadar zaman geçti bilmiyorum. Aramıza iki kardeş daha katıldı. Büyük olanın ismi Cengiz Üstün. Küçük olanın ismi Bülent Üstün idi. Cengiz 15 yaşlarında, Bülent ise henüz 13 yaşlarında. Bende 18 yaşlarındayım.
O yaşlarda güzel çizim yetenekleri olan bu iki kardeş. İlerde Türkiye nin tanınan iki karikatüristi olacaktı. Çarşaf dergisi çatısı altında yapılan bu amatör çalışmalarına. Askere gittiğim 1989 Şubatına kadar devam ettim. Burada güzel arkadaşlıklarımız oldu. Bir çoğu Türkiye nin tanınmış mizahçıları oldular. Bir çoğunu görmeyeli uzun yıllar oldu. Askerden sonra bende film koptu. Kendimi toparlamam uzun sürdü.
Cengizin imza gününü internet vasıtasıyla öğrendim. Şaşkın Bakkalı buldum. Kitap evinide buldum sora, sora. Kitap evinin camından içeri baktığımda Cengiz kardeşimi albümünü imzalarken gördüm. Ergen yaşlarda yakışıklı olan kardeşim. Yakışıklığından hiç bir şey kaybetmemiş. Saçlara sakallara düşen beyazlık dışında.
Bir süre başındaki kalabalığın dağılmasını bekledim. Yanlız kaldığı bir an çıktım karşısına. Bir an şaşırdı beni görünce karşısında. Kısa süreliğine de olsa biraz muhabbet etme imkanımız oldu. Raşit abininde kulağını çınlattık biraz. O eski yıllardan dem vurduk birazda. Bir süre sonra vedalaşıp ayrıldım. Zaman bir tuhaf şey. Sanki aradan 28 yıl değilde, 28 gün geçmiş gibi. Seni gördüğüme sevindim kardeşim. Diğer arkadaşları da görmek isterim tabi.
Bu vesileyle buradan. Kardeşin Bülente, Oky' ye, Metin Fidana, Kenan Yarara, Cenk Erdeme, Kayhan Erkana, Ümit Atalaya, Tümer Gebana, Ozan Kotraya, Heval Bucaka, Demet Öztürke, Suat'a (soy ismini hatırlayamadım) Daha ismi aklıma gelmeyen. O dönemdeki tüm arkadaşlarıma selam olsun.
Ergen yaşlardaki bizlerle hiç bıkmadan ilgilenen. Raşit Yakalı hocamada buradan hürmetlerimi sunarım. — Kayhan Erkan, Cengiz Üstün, ümit Atalay, Raşit Yakalı ve Kenan Yarar ile birlikte.
Karikatürist Cengiz Üstünle bu güzel fotoğrafı. Şaşkın Bakkalda bulunan. Paralel Evren isimli çizgi roman dükkânında. Üzeyir isimli çizgi karakterinin albümünün imza gününde çekildik.Birbirimizi görmeyeli tam 28 yıl olmuş. O zaman 28 yıl öncesine götüreyim sizi biraz.
Çarşaf karikatür okulu altında. Amatör çizerlerin cumartesi iki üç saatliğine bir araya geldiği bir yer var cağaloğlunda. Hürriyet gazetesinin binalarından biri burası.Yıl 1986 başları.
Bende bir cumartesi bu etkinliğe katılmak için cağaloglunun yolunu tuttum. Çarşaf mizah dergisinin yerini buldum. Girişte kimliğimi verip. Binanın iki üst katına çıktım. Orada çay servisi yapan birine çalışma yapılan ofisi sordum. Bana tarif ettiği ofisin önüne geldiğimde. Camdan içeri baktım. İçerde benim yaşlarda bir çok arkadaş. Masalarda oturmuş. Çizim yapıyorlar.
İçeriye girmeye çekindim. Döndüm geriye. Koridorda çay servisi yapan kişi beni gördü." Bulamadınmı ofisi" diye sordu. Bir şeyler geveledim ağzımın içinden. Adam durumu anlamıştı. Beni kolumdan tuttuğu gibi Raşit hocamın yanına götürüp." Raşit abi bu genç sizi arıyordu. " Diyerek Raşit hocama teslim etti beni.
O zaman bu çalışmalara Semih Balcı oğlu giriyordu. Raşit hocamda onun yardımcısı idi. Kısa bir zaman sonra Semih Balcıoğlu Tercümana geçti. Karikatür okulunun başında artık Raşit Yakalı hocam vardı. Cumartesileri işim olmadığı sürece bu amatör çalışmalarına gittim. Bir çok arkadaşımda oldu.
Aradan ne kadar zaman geçti bilmiyorum. Aramıza iki kardeş daha katıldı. Büyük olanın ismi Cengiz Üstün. Küçük olanın ismi Bülent Üstün idi. Cengiz 15 yaşlarında, Bülent ise henüz 13 yaşlarında. Bende 18 yaşlarındayım.
O yaşlarda güzel çizim yetenekleri olan bu iki kardeş. İlerde Türkiye nin tanınan iki karikatüristi olacaktı. Çarşaf dergisi çatısı altında yapılan bu amatör çalışmalarına. Askere gittiğim 1989 Şubatına kadar devam ettim. Burada güzel arkadaşlıklarımız oldu. Bir çoğu Türkiye nin tanınmış mizahçıları oldular. Bir çoğunu görmeyeli uzun yıllar oldu. Askerden sonra bende film koptu. Kendimi toparlamam uzun sürdü.
Cengizin imza gününü internet vasıtasıyla öğrendim. Şaşkın Bakkalı buldum. Kitap evinide buldum sora, sora. Kitap evinin camından içeri baktığımda Cengiz kardeşimi albümünü imzalarken gördüm. Ergen yaşlarda yakışıklı olan kardeşim. Yakışıklığından hiç bir şey kaybetmemiş. Saçlara sakallara düşen beyazlık dışında.
Bir süre başındaki kalabalığın dağılmasını bekledim. Yanlız kaldığı bir an çıktım karşısına. Bir an şaşırdı beni görünce karşısında. Kısa süreliğine de olsa biraz muhabbet etme imkanımız oldu. Raşit abininde kulağını çınlattık biraz. O eski yıllardan dem vurduk birazda. Bir süre sonra vedalaşıp ayrıldım. Zaman bir tuhaf şey. Sanki aradan 28 yıl değilde, 28 gün geçmiş gibi. Seni gördüğüme sevindim kardeşim. Diğer arkadaşları da görmek isterim tabi.
Bu vesileyle buradan. Kardeşin Bülente, Oky' ye, Metin Fidana, Kenan Yarara, Cenk Erdeme, Kayhan Erkana, Ümit Atalaya, Tümer Gebana, Ozan Kotraya, Heval Bucaka, Demet Öztürke, Suat'a (soy ismini hatırlayamadım) Daha ismi aklıma gelmeyen. O dönemdeki tüm arkadaşlarıma selam olsun.
Ergen yaşlardaki bizlerle hiç bıkmadan ilgilenen. Raşit Yakalı hocamada buradan hürmetlerimi sunarım. — Kayhan Erkan, Cengiz Üstün, ümit Atalay, Raşit Yakalı ve Kenan Yarar ile birlikte.
18 Ağustos 2014 Pazartesi
BENI ALLAH KORUMUŞ..
Yanlış var,benim adım Tayyip'i yok Recep Erdoğan..dedi.. peki beni niye arabanıza aldınız? Siz el ettiniz,ben de yokuş beyefendiyi yormuş,galiba,evine götürürüvereyim diye düşünüp aldım..dedi. bir süre gülmüştük,el sıkıştık.Peki ,beni yine buluştuğumuz yere bırakır mısınız? tabii,dedi. Tekrar arabasına bindim...öyle de olmuş Sporkent1 in önünde Halit bey beni bekliyormuş....Şimdi düşünüyorum Ya okşi isminin önünde Tayyip yazan Recep Erdoğan olsaydı...
15 Şubat 2014 Cumartesi
NOSTALJİ SERGİMİZ
18. ÇARŞAF KARİKATÜR OKULU NOSTAJİ SERGİMİZDEN BİR BÖLÜM İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ.
http://youtu.be/VXK5AUZ6_WQ
--------------------------------
http://youtu.be/VXK5AUZ6_WQ
--------------------------------
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)